Telefonunuzda Otomatik Parlaklığı Neden Kapatmalısınız?

Apple, en yeni iPhone’unun şimdiye kadarki en parlak ekrana sahip olduğunu ilan ediyor, ancak onu kullandığınızda muhtemelen “Bunun daha parlak olması gerekmez mi?” Hatta sizinkinden çok daha parlak görünen diğer ekranlarla karşılaştırabilirsiniz. Sorun siz değilsiniz: Otomatik parlaklıktır ve çoğu cihazınızda bu özelliği kapatmanız gerekir.

Otomatik parlaklık neden ilk etapta var?

Otomatik parlaklık, teknoloji endüstrisinin birkaç soruna çözümüdür. İlk olarak, kullanıcıların cihazlarının iyi bir pil ömrüne sahip olduğunu hissetmelerini istiyorlar ve bir ekrana güç sağlamak çok zaman alıyor. pay enerji—ekran ne kadar parlaksa, o kadar fazla pil harcar. Ekranı otomatik olarak “optimum” (tırnak işaretleri üzerinde yoğun vurgu) parlaklığına ayarlayan bir sisteme sahip olarak, pilin boşalma oranını azaltabilirler.

Otomatik parlaklığı varsayılan olarak etkin durumda tutmak, kullanıcı tabanınızın çoğunluğunun bu özellikle uzun süre yaşamasını sağlar ve ek olarak, pil tasarrufu önlemi her zaman açık olur. Şirketler muhtemelen kendilerini bu şekilde zayıf pil ömrü hakkında epeyce şikayet etmekten kurtarırlar.

Elbette, otomatik parlaklığın ekstra pil ömründen başka faydaları da vardır. Bu özellik, teoride, değişen aydınlatma koşullarında ekranın doğru parlaklıkta kalmasına yardımcı olabilir. Örneğin, bir ekranı dışarıda kullandığınızda, ekran parlaklığınızı artırmak istersiniz, ancak içeriye döndüğünüzde, muhtemelen karanlıkta tamamen kısılmasını, hatta tamamen kısılmasını istersiniz. Otomatik parlaklık, boşlukları otomatik olarak kapatmaya yardımcı olabilir: Telefonunuzu dışarıda tam parlaklıkta kullanabiliyorsanız, ardından zifiri karanlık bir odaya dönüp ekranın tamamen karartıldığını görüyorsanız, otomatik parlaklık işini yapmıştır.

Bundan yararlanmak için taşınabilir bir cihaza sahip olmanıza da gerek yok. Bir masaüstü bilgisayar, gün boyunca ekranını ayarlamak için otomatik parlaklığı kullanabilir, belki de güneş odaya en çok vurduğunda maksimuma çıkar ve batarken kararır.

Ancak otomatik parlaklık aslında oldukça korkunç

Sorun şu ki, otomatik parlaklık genellikle Olumsuz yaptığı işte iyi Hesaplamalarına uygun bir parlaklık seviyesine yerleşir, ancak gözleri olan herkes için uygun değildir. Ayar açıldığında, muhtemelen kendinizi parlaklık kaydırıcısını manuel olarak ayarlarken bulacaksınız… öyleyse neden zahmet edesiniz?

Ayrıca ekranın en yüksek parlaklığına ulaşmasını da engelleyebilir. Nintendo Switch’imde otomatik parlaklık etkinleştirildiğinde, parlaklık kaydırıcısını bir miktar efekt için maksimize edebilirim, ancak ayarı kapatırsam ekran daha da parlaklaşıyor. Genellikle otomatik parlaklıktan bekleyebileceğiniz şey budur.

Yine de, otomatik parlaklığın en büyük zayıflığından daha çileden çıkaran bir şey yoktur: sürekli değişen aydınlatma koşulları. Odanızın içinde hareket ederseniz (belki kısa bir süreliğine pencereye dönüp sonra diğer yöne dönerseniz), otomatik parlaklık çıldırabilir. Bazen biraz fazladan ışık parlaklığı fırlarken, ışıkta biraz azalma ekranın tamamen loş, okunamaz hale gelmesine neden olur.

Yeni cihazınızın ekran parlaklığından memnun değilseniz, suçlu otomatik parlaklık olabilir. Bu Redditor, r/iPhone’a geçti yeni iPhone 14 Pro Max’in Galaxy S23’e kıyasla neden bu kadar sönük göründüğünü sormak için. İki telefonun aynı videoyu farklı şekilde görüntülemesine neden olabilecek pek çok faktör olsa da potansiyel olarak ekranda parlaklık olmaması çok parlak 14 Pro Max muhtemelen varsayılan otomatik parlaklıktır.

Telefonunuzda otomatik parlaklık nasıl devre dışı bırakılır

Çoğu cihazda, Ekran ayarlarında otomatik parlaklık seçeneklerini bulacaksınız, ancak bu sabit değildir. Örneğin Apple, otomatik parlaklık seçeneğini can sıkıcı bir şekilde Ayarlar > Erişilebilirlik > Ekran ziyade Ayarlar > Ekran ve Parlaklık (ait olduğu yer).

Cihazınız izin veriyorsa, otomatik parlaklık ayarını düşündüğünüz yerde olmaması durumunda hızlı bir şekilde bulmak için arama işlevini kullanın. Nasıl yaparsanız yapın, kapatın, parlaklığı istediğiniz seviyeye ayarlayın. Sen Olmasını isteyin ve robotların size nasıl yaşayacağınızı söylemesine izin vermeyin.