Akıllı TV’nizi Nasıl “Aptal” Hale Getirirsiniz (ve Neden Yapmalısınız)
İnsanlar, modern çağda teknolojinin ne kadar hızlı ilerlediğini göstermek istediklerinde, genellikle (kuşkusuz şaşırtıcı olan) ilk insanlı uçuştan ilk insanlı uçuştan insan inişine geçmemizin sadece 66 yıl sürdüğü gerçeğine ulaşırlar.on. Bir insanın tek bir yaşamda bu olayların her ikisine de tanık olabileceğini düşünmek inanılmaz derecede inanılmaz olsa da, ilerlemenin yürüyüşünü göstermenin başka yolları da var. Örneğin: otelevizyonlarınız.
İlk televizyonlar küçüktü ve renksizdi. Bugün, televizyonlarımız kesinlikle çok büyük ve her türlü inanılmaz teknolojiyle dolu – gerçi bu teknolojinin çoğu aslında değil. aranan. Şey Otomatik C gibiiçerik Rtanıma (ACR) çok istilacıyeni bir TV satın aldığınızda yapmanız gereken ilk şeylerden biri kapatmak. Ve “akıllı” TV’nizde bulunan yazılım neredeyse kesinlikle en kötü arayüzlerden biri hiç deneyimlediniz. Ve huysuz, glitchy, casus yazılım bilmeceleri istemediğinize veya bunlara ihtiyacınız olmadığına karar verseniz bile, baldırlarınıza son bir vuruş için akıllı televizyon, onu bulacaksın zor “aptal” bir TV satın al günümüzde.
Ancak her şey kaybolmadı. Büyük ölçüde taviz vermeye istekli olmadığınız sürece bir akıllı TV satın almakta sıkışıp kaldığınızdan, akıllı TV’nizi daha az berbat hale getirmek için en azından bazı basit adımlar atabilirsiniz.
bağlama
Akıllı TV deneyiminizi iyileştirmenin bir numaralı yolu, onu internete hiç bağlamamaktır veya kurulum amacıyla ilk bağlantıda ısrar ediyorsa bağlantısını kesin. hemen ardından. Bu, modern televizyonun kulak misafiri olma, casusluk yapma, veri toplama kara büyüsünü tartışmalı hale getirir, çünkü ana gemiyle iletişim kuramaz ve tatlı, tatlı verilerinizi anonim şirketlere satamaz.
Bir kutu ile git
Elbette akıllı TV’nizi internete bağlamazsanız, önceden yüklenmiş programların hiçbiriNetflix veya Hulu gibi pps işe yarayacak, bu da akış çağında bir TV’nin amacını bir nevi bozguna uğratıyor. Ancak yine de TV’nin korkunç arayüzünü kullanmak istemezsiniz veya bu yazılımı güncel, güvenli ve çalışır durumda tutması için üreticiye güvenmek istemezsiniz. Birkaç yıldan daha uzun süredir bir akıllı TV’ye sahip olan herkes, TV’lerinin eski ve kırılgan işletim sistemiyle uyumlu olmayan yeni bir sürüm piyasaya sürüldüğü için artık çalışmayan en az bir yerel akış uygulamasına sahiptir.
Bunun yerine, TV’nizi çevrimdışı bırakın ve bir alıcı kutusu bağlayın. Roku, Apple, Google ve Amazon’un tümü, akıllı bir TV’nin yaptığı her şeyi sunan ucuz akış cihazları sunarken, teknolojilerinin arkasına bazı gerçek kaynaklar ve düşünceler koyan şirketler tarafından üretilme avantajına sahiptir. Bu kutulardaki yazılımlar çok daha sık (ve yetkin bir şekilde) güncellenecek, böylece eski bir televizyona takılıp kalmayacaksınız.
Bununla birlikte, akıllı TV’lerin mahremiyet cehenneminden kaçmak için bir alıcı kutusu seçiyorsanız, bu cihazların mahremiyet üzerindeki etkilerini de göz önünde bulundurmalısınız. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Apple’ın ürünleri genellikle en iyisi olarak kabul edilir gizliliğinizi korumak ve tüm verilerinizi yutmamak söz konusu olduğunda. Şaşırtıcı bir şekilde, Roku cihazları genellikle en kötü suçlular olarak kabul edilir. İyi haber şu ki yapabilirsin bu ayarların çoğunu değiştirin bir akıllı TV’den çok daha kolay ve hırslıysanız ve biraz teknoloji meraklısıysanız, ayarlayabilirsiniz akış cihazlarınız için sanal özel ağ gizliliğinizi daha da geliştirebilir.
ayarları değiştir
Akıllı TV’nizin gerçekten yapması gereken tek şey, içeriği iyi görüntülemektir (sonuçta kimsenin TV’sinde bir web tarayıcısına ihtiyacı yoktur). Yine de bir şekilde modern akıllı TV’ler, bazıları sayesinde bu konuda gerçekten kötü bir iş çıkarıyor. ön ayarlar. TV’nizin ayarlarına gidip birkaç şeyi değiştirmek için zaman ayırmaya değer, en önemlisi:
- Gürültü azaltma. Bu genellikle yalnızca eski medyadaki eski içeriği görüntülerken gereklidir; günümüzde, TV’niz muhtemelen temiz bir dijital sinyal işliyor, yani tüm bunlar her şeyin biraz düzgün ve yapay görünmesini sağlıyor.
- Keskinlik kontrolü. Resim kalitenizin bir şekilde “yumuşak” olduğunu düşünmüyorsanız, bu kapatılmalı veya sıfıra ayarlanmalıdır. Aksi takdirde, görüntüyü bozarak ayrıntıları yer.
- Hareket yumuşatma. Yeni TV’lerin her şeyi bir TV setindeki videoda çekilmiş gibi göstermesini sağlayan garip bir yöntem olan “pembe dizi efektini” daha önce duyduysanız, suçlayabilirsiniz. motifyumuşatma üzerinde, hareketi yumuşatmak için şovlara ve filmlere yapay olarak ekstra kareler ekler. Bununla birlikte, hareket yumuşatma ile ne izlerseniz izleyin, içeriğiniz bu şekilde izlenmek üzere tasarlanmadığı için berbat görünüyor. Bu ayarı kapatın. İstisna yok.
- Güç tasarrufu. Bu, genellikle varsayılan olarak açık olan başka bir özelliktir, ancak teoride fena bir fikir değildir. “Güç tasarrufu” güç tasarrufu sağlayabilir ve elektrik faturalarınızı azaltabilir ve hatta parlaklığı düşürdüğü için TV’nizin ömrünü uzatabilir. Ancak parlaklığı otomatik olarak düşürmek izleme deneyimini de azaltabilir, bu nedenle a) güç faturalarınızı gerçekten etkileyip etkilemediğini ve b) programlarınızın ve filmlerinizin onsuz daha iyi görünüp görünmediğini görmek için bu ayarla denemeye değer. Kapak tarafında, hangi rampaların hangi Canlı modu olduğundan emin olmak için kontrol edin. yukarı parlaklık da kapatılır.
Akıllı TV’ler teknolojinin müthiş parçaları ve hayatımız onlarla daha iyi. Ancak yetkilileri bize tekrar aptal TV’ler satmaya ikna edene kadar, yeni TV’nizi olması gerektiği kadar iyi hale getirmek için biraz ayak işi yapmanız gerekecek.
